Ingiltereye geri geldim..

Geçen ay okula başlamak için geri geldim. Burası benim şehir gibi değil ve aynısı değil, insanlar çok daha sıcak/arkadaşça ama hava berbatmış, her gün yağmurlu ve şu anda bir ceket almam lazım, kalktığım zamanda çok soğuk olmuşum. (1)  >.< okulumda güzel insanlar var, ama bir erkek (2) (benim ev arkadaşı) pis bir insan, o yemek yapacaktan sonra hepsini temizlemecek! o yemek yapıyor ama sonra temizlemiyor. Bazen o balık yapıyor -.- aynı günde onun 'şeyleri' buldum tuvalette, ağlamak isterdim  istiyorum :))

(1) I can't understand, could you translate in Enlish this sentence ?

(2) In Turkish, we don't identify a human by gender. (if it's not about gender subject)

Your Turkish isn't bad. You can visit us. Good Luck.

İngiltere'ye geri geldim..

Geçen ay İngiltere'ye geri geldim okula başlamak için. Burası benim şehrim değil ve aynısı değil benim şehrime benzemiyor, insanlar çok daha sıcak/arkadaşça ama burada hava berbatmış. Her gün yağmurlu ve ( şu anda ) bir ceket almam lazım. Kalktığım zamanda hava çok soğuk olmuşum oluyor. Okulumda güzel insanlar var, ama bir erkek (benim ev arkadaşı) pis bir insan. Yemek yaptıktan sonra hiç bir şeyi temizlemiyor! Bazen o balık yapıyor. Aynı günde onun 'şeyleri' buldum tuvalette, ağlamak istedim :))

But this is the perfect way I think what you mean...

İngiltere'ye Geri Geldim...

Geçen ay okula başlamak için İngiltere'ye geri geldim. Kendi şehrimde değilim ve burası benim şehrime benzemiyor. İnsanlar çok daha sıcak, arkadaş canlısı ama buranın havası berbatmış. Her gün yağmur yağıyor ve şu sıralar bir ceket almam lazım. Okulumda iyi insanlar var. Ama benim ev arkadaşım olacak kişi çok pasaklı biri. Yemek yaptıktan sonra bulaşıkları yıkamıyor, hiç bir şeyi temizlemiyor. Bazen balık yapıyor. Geçen günde de "şeylerini" buldum tuvalette, o an ağlamak istedim.

* In here prefer to use "iyi" rather than "güzel"

*In here however it look as future tense it is not, this is a special using for Turkish. You use it as "future tense" but we can understand it as "simple present tense".  "benim ev arkadaşım olacak kişi" is in here "benim arkadaşım olan kişi"

* Prefer "pasaklı" rather than "pis" ... "Pis" is also okay, but "pasaklı" is more polite way saying "pis"...

* The word of "şey" is a very joker word in Turkish. Everybody can understand many different things in here. For example me? What I undertand on this? "Eleman mevduatı bırakmış tuvalete..." İğrenç herif yaaaa ))) Lan hakkaten pis bi adammış senin eleman Anna :)))

Ingiltereye geri geldim..

Geçen ay okula başlamak için ingiltereye geri geldim. Burası benim şehrim gibi değil. İnsanlar çok daha sıcak/arkadaşça , ama hava berbatmış. Hava hergün yağmurlu ve şu anda bir ceket almam lazım. Kalktığım zaman çok soğuk olmuş. Okulumda güzel insanlar var ama bir erkek ( Benim ev arkadaşım) var, pis bir insan. O yemek yapıyor ama daha sonra temizlemiyor. O bazen balık yapıyor. Aynı gün onun " şeylerini "  tuvalette buldum . Ağlamak istedim :)) 

You speak turkish well ,  but you have to improve better :) 

Ingiltereye geri geldim..

Geçen ay ingiltereye geri geldim okul başlamak için. Burası benim şehir değil ve aynısı değil, insanlar çok daha sıcak/arkadaşça ama hava berbatmış, her gün yağmurlu ve şuanda bir ceket almam lazım, kalktığım zamanda çok soğuk olmuşum. >.< okulumda güzel insanlar var, ama bir erkek (benim ev arkadaşı) pis bir insan, o yemek yapacaktan sonra hepsini temizlemecek! Bazen o balık yapıyor -.- aynı günde onun 'şeyleri' buldum tuvalette, ağlamak isterdim :))

Correction / Düzeltme Not:%100 ( hard to understand what are you trying to say :d )

Okula başlamak için geçen ay İngiltere'ye geri geldim. Burası benim yaşadığım şehrin aynısı değil, insanlar çok daha sıçak ve arkadaş canlısı ama hava berbat. Her gün yağmurlu ve şu anda bir ceket almam lazım, kalktığım zamanda çok üşümüşüm(?). Okulumda güzel insanlar var ama ev arkadaşım       ( erkek) pis bir insan, yemek yaptıktan sonra bulaşıkları yıkamıyor. Bazen balık yapıyor, aynı gün onun ' şeylerini ' tuvalette buldum, ağlamak istedim.